7 Haziran 2017 Çarşamba

Şehrin Uğranılmayan Yerlerinden Biri - Yusuf İkbâl

(Karanfil Fanzin'in 22. sayısında yayınlanmıştır.)

Çalışsa kapatmaya üzerimi bu dilek,
Ve bu siluet bulsa da saklanacak bir hırka altı,
Işığı kesmeye çalışan bu kap ve kara yüreğin
Üzerime örtü ettiği giyimi elbet birileri  bir gün çekecek.

Başımı koyduğum, başımın konulduğu taze kan kokulu idam odununa,
Kara tahtalara,ıssız sokaklara,ses duvarlarına,idam eşiğine
Yanımda sarılacak başka bir ecel saklayarak geleceğim.

Gök kararacak,sonra doğacak güneş,
Ben canımı örtümün son zerresiyle üzerime çekeceğim.
Ahâli toplanacak,ahâli toplanılacak,
Balta boynuma,ahâliye inecek.

Dağlar konuşacak,dağlar küsecek,
Burada da tavşana haber eden çıkmayacak.
Ama kemankeşler burada yay kurup burada yay gerecek,
Kâfir burada vurulacak burada ok saplanacak.

Ancak burada izin verilecek çünkü gerçeği uzun uzun aramaya
Ancak burada buluşulabilecek,
Ancak burada beraber durulabilecek.
Bunun için yaratıldı çünkü bu âlem
Konduruldu karanlık ile gözüm arasına bunun için
Benim üzerimde yaşandı aslında ,her ne var ise yaşanan.

Balta inecek en sonunda ve aczin o gerçekçi ve olanaklı örtüsü
Gözüme anaların o uçuşan esvaplarının ferahlığını
Sererek ve serperek boynuma beraberinde bir yükümlülük indirecek.
Balta inecek ,başım düşecek, gözüm o zaman görecek.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.